Düzce'nin Konuralp bölgesinde yaşayan telkari ustası Muharrem Güneş 1986 yılında Beypazarı'ndaki amca çocukları Halil İbrahim ve Abdullah Güneş'in atölyelerinde sanatı öğrenmeye başladı.
Yaklaşık 5 sene sonra genç yaşında ustalık belgesini alan Güneş, uzun yıllar Beypazarı ve Düzce'de halk eğitim merkezlerinde, Bolu'nun Kıbrıscık ilçesinde ise belediye bünyesinde ve kendi atölyelerinde telkari kursu verdi.
Ahilik kültürü sayesinde günümüze kadar yaşatılan sanatın geleceğe taşınması için dersler vermesinin dışında Düzce'deki 20 metrekarelik atölyesinde takı, süs ve hediyelik eşya üretimine devam eden Güneş, 38 yıldır altın, gümüş ve bakırın ateşle dansına eşlik ediyor.
"Talep eden gençlerimiz olursa öğretmeye devam etmek istiyorum"
Güneş, AA muhabirine, 38 yıl önce amca çocuklarının yanında ahilik kültürüyle öğrendiği telkari sanatını ilk günkü heyecanla devam ettirdiğini söyledi.
Telkarinin altın, gümüş ve bakır tellerin birleştirilmesiyle yapılan Süryani sanatı olduğunu anlatan Güneş, "Mardin'in özellikle Midyat ilçesinde yapılıyor ama Beypazarı'nda da yaklaşık 300 yıldır sürüyor. Şu anda Osmanlı motifleri, özellikle laleler ve çeşitli çiçeklerle bu iş yapılıyor." dedi.
Güneş, genellikle bakırdan süs ve hediyelik eşya yaptığını aktararak, "Bunun haricinde kına gecelerinde kullanılan üzeri gümüş ve altın kaplama kemerler yapıyorum. Müşterilerim genelde İstanbul'dan. Kapalı Çarşı'da verdiğim yerler var." diye konuştu.
Telkarinin uygulama aşamasını da anlatan Güneş, şunları kaydetti:
"Tel halindeki altın, gümüş ve bakırı silindirlerimize çekiyoruz. Sonra kalıplarımız var onlara sarıyoruz. Telleri kıvırıp erittikten sonra da işlemeye alıyoruz. Genellikle çiçek, kelebek motifleri ile süslüyoruz. Tasarımları müşterilerimizin isteğine göre yapıyoruz. Tabii usta-çırak ilişkisiyle geldiğimiz için kafamızda kendimize göre motifler de var."
Güneş, 2018'de Kültür ve Turizm Bakanlığından telkari alanında "geleneksel el sanatçısı" unvanı aldığını, yaklaşık 17 yıldır da bu alanda usta öğreticilik yaptığını anlattı.
Beypazarı'nda başlayan serüveninin Düzce'de devam ettiğini dile getiren Güneş, "Yaklaşık 4 yıl kadar Bolu'nun Kıbrıscık ilçesinde yaptım. En az 200'den fazla kişi benden kurs almıştır. Bunlardan 15 kadarı kalfalık ve ustalık belgesini aldı. Bir kısmı da atölyelerimde yetişti. Belgelerini alıp bu sanatı devam ettiriyorlar. Emekliyim ama talep eden gençlerimiz olursa unutulmaya yüz tutmuş bu sanatı gelecek nesillere öğretmeye devam etmek istiyorum." diye konuştu.