Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ise şunları söyledi; “Tam 1 yıldır gece-gündüz demeden 412 belediye başkanı olarak çalışıyoruz. Önce kaynaklar kısıtlandı, ardından geçmiş döneme ait borçlar ödetilmek istendi. Yıldık mı? Hayır. Ardından yavaş yavaş suçlamalar, gözaltılar ve kayyum atamaları başladı. Bu ülkenin daha önemli sorunları var. Bugün biz bu kürsü de keşke asgari ücretin altında yaşamak zorunda olan insanların derdini konuşsaydık. Keşke bugün işsizliği konuşsaydık. Keşke bugün duygusal kopuşunu yaşamış bu ülkeyi terk etmek isteyen gençlerin, bu ülkeyi terk etmemesi için onları ikna etmeyi konuşsaydık. Gelin beyler bu ülkenin sorunlarını çözelim.
Siz bizleri görevden alarak, el çektirerek bu gerçekleri ortadan kaldıramazsınız. Bugün kapımızın önünde iş isteyen binlerce insan varken, bugün gençler bu ülkeyi terk etmek istiyorken bizleri görevden almak bu ülkenin hiçbir sorununu çözmez. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, ‘Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir’ der. 85 milyon vatandaşın kimsesi bu ülkenin devletidir, devleti yönetenleridir. Bu ülkenin devleti var olmak zorundadır. Çünkü geçtiğimiz günlerde MHP’nin genel başkanı sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlatılan toplumsal uzlaşı bugün başka bir alana dönüştürülüp çatışma alanına çevrilmemelidir. Biz kavga etmek istemiyoruz. Biz kol kola girmek istiyoruz. 85 milyon yurttaşımızın her birine yetecek kaynak var, her birimize yetecek bir ülke var. Bu ülkeyi hep birlikte yönetmek istiyoruz.
Bugün sayın genel başkanımız Özgür Özel bir çağrıda bulundu. Yetkisini kullandı ve partimizi olağanüstü kurultaya götürüyor. Neden mi? Bizim delegelerimize ‘satılık’ diyenlere karşı çıkmak için. Sözde demokrasi değil kendi iradesini ortaya koyabilen bir partinin karşısına yalandan sandık koyanlara karşı yapılacak bir kurultay. Biz yarından sonra bir sandık daha koyacağız. Bu sandık halkın iradesinin sandığı olacak. Eğer güçleri yetiyorsa, yürekleri varsa getirsinler erken seçim sandığını hep beraber görelim bakalım hangi sandık doğruymuş, hangi sandık yanlışmış. İstanbul Büyükşehir Belediye başkanımız sayın Ekrem İmamoğlu’nu 2014 yılından bu yana tanırım. Her şey güzel olacak derken gerçekten buna inandığı için bunu söyledi.
Suçu kesinleşmiş tüm seçilmişleri adalet karşısına çıkartmak elbette hakkıdır ama suçu olmayan her seçilmişin görevini yapmasına lütfen izin verin. Halkın iradesine ipotek koymayın. Biz devletimize inanırız, bağımsız yargıya inanırız ve şuna inanırız ki milletten daha büyük irade yoktur. Yaşasın tam bağımsız Türkiye, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti. Ne mutlu Türküm diyene.”
