Anne ve yeni doğan ölümleriyle küresel mücadelede 2015'ten beri duraksama yaşanıyor
Eksiklikler, anne ve çocukların hayatta kalmak olasılıklarını düşürüyor
Kovid-19 salgını, artan yoksulluk ve kötüye giden insani krizler, sağlık sistemleri üzerindeki olumsuz baskıları artırırken doğum ve yeni doğan sağlığı hizmetlerinde aksamalara da neden oldu.
Salgının temel sağlık hizmetleri üzerindeki etkilerine ilişkin son Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) anketine göre, dünya genelindeki ülkelerin yaklaşık dörtte birinde hayati önem taşıyan gebelik, doğum sonrası bakım ve hasta çocuklara yönelik hizmetlerde kesintiler yaşanıyor. Finansman eksiklikleri ve temel sağlık hizmetlerine yapılan yetersiz yatırım, anne ve çocukların hayatta kalma olasılıklarını düşürebiliyor.
Yeni doğan ve anne ölümlerinin en fazla görüldüğü bölgeler olan Sahra Altı Afrika ve Orta ve Güney Asya'nın en kötü durumdaki ülkelerde, kadınların yüzde 60'ından daha azı, DSÖ'nün tavsiye ettiği doğum öncesi 8 kontrolden sadece 4'ünü yaptırabiliyor.
Rapor, bu konudaki müdahalelerin özellikle en yoksul ve riskli durumdaki kadınları hedeflemesi gerektiğini vurgularken kritik yerel planlama ve yatırımların önemine de dikkati çekiyor.
Raporda görüşlerine yer verilen DSÖ Anne, Çocuk ve Ergen Sağlığı Enstitüsü Direktörü Anshu Banerjee, "Gebeler ve yeni doğan ölümleri dünya genelinde kabul edilemeyecek kadar yüksek oranlarda. Kovid-19 salgını bunların ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerinin sağlanmasında daha fazla aksamalara neden oldu." ifadelerini kullandı.
Banerjee, her kadın ve bebeğin en iyi sağlık hizmetini alması ve hayatta kalabilmesi için temel sağlık hizmetlerine daha fazla yatırım yapılması gerektiğini vurguladı.
Kaynak : (AA)
Bunlar da ilginizi çekebilir