Bu çalışma, derinin altında bulunan kıl folikülleri aracılığıyla da dokunmanın algılandığını öne sürdü.
Araştırma kapsamında, 23-54 yaş aralığındaki erkek katılımcılardan alınan kıl örnekleri incelendi. Kıl foliküllerinin derinin altında bulunan kısmı olan "kıl folikülleri," deri hücrelerine kıyasla daha fazla dokunmaya duyarlı reseptörlere sahip oldukları tespit edildi.
Araştırmanın ikinci aşamasında, insan kıl folikül hücreleri ve duyu sinirleri incelendi. Gözlemler, kıl folikül hücrelerinin mekanik olarak uyarıldığında duyu sinirlerinin tepki verdiğini ve dokunmanın algılandığını ortaya koydu.
Ayrıca, kıl folikül hücrelerinin çevre hücrelere sinyal göndermek için "vezikül" adı verilen keseciklerden serotonin ve histamin nörotransmiterlerini salgıladığı bulundu.
Son olarak, deneylerde deri hücreleri kullanılarak tekrarlandığında, deri hücrelerinin de histamin salgıladığı ancak salınan serotonin miktarının çok daha düşük olduğu gözlemlendi.
Araştırmacılar, kıl folikül hücrelerinin, özellikle hafif dokunuşları algılayan "düşük eşik mekanoreseptörleri" (LTR) ile etkileşimde olduğunu belirledi. Ancak, hafif dokunuşlarda kıl foliküllerinin neden bu görevi üstlendiği hala tam olarak anlaşılmamaktadır.
Araştırma yazarlarından Claire Higgins, kıl folikülleri ile duyu sinirleri arasındaki ilişkiyi daha fazla incelemek istediklerini ifade etti. Ayrıca, bu çalışmanın, histamin gibi yangılı cilt hastalıklarıyla ilişkilendirilen kıl folikülleri üzerine yapılacak sonraki çalışmaların, bu hastalıklara çözüm veya önleyici tedaviler geliştirilmesine yardımcı olabileceğini vurguladı.
Bu önemli araştırmanın sonuçları "Science Advances" dergisinde yayımlandı
