İŞTE ESKİ BAŞKAN YUSUF ALTINDAL'IN AÇIKLAMASI

Burdur İyi Parti üyesi ve gönüllüleri ile Burdur kamuoyuna 
          İyi Parti il başkanlığına atanan Namık Kemal Özkan daha önce yaptığım açıklamaya bir cevap vermiş. Tüm dünyası para üstüne kurulmuş bir zata  cevap verilecek bir durum yoksa da partili üyeler, gönüllüler, ilçe başkanları ve yöneticilerinden gelen yoğun bir açıklama talebinden dolayı  son defa bir açıklama yapmak boynuma borç olmuştur. Bundan böyle konu ile ilgili kimseye cevap vermeyeceğimi, veballerinde, günahlarında, yanlışlarında   sonucunu kamuoyunun vicdanına, bilgisine, beşerî adalete olmasa da ilahi adalete havale ediyor, gerekenin yapılmasını da, bile bile onu oraya atayan  genel merkezden bekliyorum. 
          Çok başarılı(!) ve kahraman(!)  İyi Parti Belediye Başkan adayı ve  İl  Başkanı Namık Kemal Özkan’ın 25.Temmuz.2024 günü yaptığı açıklamada İl başkanlığına atandığını açıklamakta ve benim de yetkisiz olarak açıklama yaptığımı belirtmektedir. Halen ne tarafıma ne de partimize yönetimin düştüğü veya görevden alındığı ile ilgili bir yazı gelmediği gibi ilgili resmi makamlara da bir yazı gelmemiştir. Kemal Bey kendine hitaben yazılmış bir yazı ile ortada dolaşmaktadır.100 000 nüfuslu şehrimizde aldığı 1600 oy ile seçimlerde gösterdiği üstün(!) başarı için ödüllendirilmiştir. Sadece tarafıma sözlü olarak telefonla bir bilgi verilmiş ve bunun üzerine Genel merkezimize bir yazı yazarak inceleme ve denetleme istemiştim. Halen buna da cevap verilmemiştir. Hukuken hala eski yönetim iş başındadır. Ama ben ve arkadaşlarım içinde görev tamamlanmıştır. Önceki açıklamamda söylediğim gibi benim için hayırlı olmuştur, umarım onlar içinde hayırlı olur. 
           Gelelim basın açıklamasındaki iddialara. 
          1-Parti binamızın taşınma konusunda bir karar alınmış olup aksi bir karar alınmamıştır. Sadece 2 arkadaşın çekincesi( Ahmet Aydıncı, Enver Dinçer) bir arkadaşında itirazı (Durmuş Ali Yıldırım)olmuştur. Altındal apartmanına taşınmak istediğim doğrudur. Taşınılacak yerin mülkiyeti bana ait olmadığı gibi birinci, ikinci, üçüncü dereceden bir yakınıma da ait değildir. O binada da oturmuyorum. Sadece orada kirada bulunan daire ve dükkanım vardır. Kiraladığım yer bize birazda hatır için verilmiş olup kira masraflarımızı %50 ye yakın düşürecek bir yerdi. Sizin dediğiniz doğru bile olsa daha ekonomik ve parti için daha uygun bir yer olan o yere taşınmanın ne mahsuru vardır. Ayrıca sağda solda doğru olmadığını etik bulmadığınızı söylüyorsunuz. Bende sorayım neresi etik değildir. Kendi soyadınızı taşıyan kardeşinizden neyin sipariş edildiği, nereye ve kime neyin teslim edildiği bilinmeyen, irsaliyesi bulunmayan, fatura kestirip(net ne kadardır bilmiyorum ama) 11 ilçemizin ve oralarda emek veren arkadaşlarımızın, merkez ilçe ve il teşkilatının da hakkı olan 700-800 bin TL bilgim ve onayım olmadan iç edilmesi ne kadar etiktir(bu konuda genel merkezimizi de göreve çağırıyorum). Seçim çalışmaları sırasında Sürekli Özkan Yumurta  ve kalitesinden bahsedilmesi, kişinin kendini hep iyi müdürdüm demesi ne kadar etiktir? Kazanırsam başkan olurum, kazanamazsam bedavaya reklamımı yapmış olurum zihniyeti ne kadar etiktir? İstifasını genel merkeze gönderen üyelerin telefonla istifaları teyit ettirildi diyorsun. Önce gönderme yok toplama var bu bir. Teyit işine gelince de iki kişi böyle bir imza vermediğini söylüyor, yani sahte imza var(İsmail Kaya, Mehmet Öz). Bunun üzerine o iki kişi listeden çıkartılıyor. Daha sonra yanlış bilgilendirme ile imzası alınan 3 kişide ile müracaat ederek imzalarını geri çekiyor (Emin Kılıç, Şener Bircan ve Ümmülü Kılınç). Bu işler 17.07.2024 de merkeze bildirilip çoğunluk olduğu görülünce aynı gün tarihli sonraki gün çekilmeler dikkate alınmadan elinizde dolaştırdığınız yazı yazılıyor. Altındal apartmanına taşınma ısrarımdan dolayı üyelerin istifa ettiğin açıkladın. Bir anketçi mi bulursun tanınmayan birkaç kişi ile soruşturmamı yaparsın bir yap derim. İstifaların bir kısmı genel politikadan, bir kısmı korku ve baskıdan olsa bile yarıdan çok istifanın bizzat sebebisin. Söylediğin sebepten dolayı tek bir istifa yoktur. Başarılı başkanlık döneminde üyelerde karşılığın ( 80-90 kişilik kendi seçtiğin yönetimde 10-15 kişi kalmış- o da varsa, ayrıca genel üye sayımız %50 den fazla erimiş), İl başkanımız, ilçe başkanımız, adayımız aynı köyden olmasına rağmen köyünüzde  birinci parti olamamışız. Hadi birinci olmadık ikincide olamamışız. En büyük sebep sizsiniz. Bırakın partiye ivme kazandırmayı tamamen takoz olmuşsunuz.  Partimize en büyük zararlardan biriside sizin bankacılık döneminizde personeliniz ve müşterilerinize karşı tutumunuzdan dolayı bu seçmenlerin oy vermediğini ve aleyhte çalıştığını maalesef seçim döneminde öğrendik, bazı yerlerde çok mahcup olduk. 
          2-Kira konusundaki rakamların tamamen gerçekdışı ve yalan olduğunu söyleyen siz. Niye doğrularını yazıp söylemiyorsunuz. Ben yine söylüyorum. Halen yıl sonuna kadar kiramız 15000+stopaj(3000) = 18000 tl  Muhtemeldir ki(bina sahibimizi tanıyoruz) Yılbaşında talebi 25000+stopj(5000) = 30000 olacaktır. Taşınmak istediğimiz yer Temmuz-Aralık 9000+1800= 10800  Ocak-Temmuz 10000+2000 =12000 TL   biriniz muhasebeci biriniz bankacı ve iş adamı oturup hesap yapın bakalım hangisi daha uygun? 2025  yılı sonu itibarı ile sonuç ne olur?
          3-Mesut Özcan konusuna gelelim. İlk istifadan sanırım bir ay kadar sonra istifasını geri çektiğini veya çekeceğini söyleyerek hiçbir yere aday olmayıp partideki görevime devam edeceğim diyordu. Seçim dönemi boyunca  yanınızda bulunduğu birçok ortamda belediye meclis üyemiz ve siyasi işler başkanımız diye tanıttınız. O da bir yönetim kurulu üyesi gibi çalıştı çabaladı. Ne zamanki siz bu ayak oyunlarına başladınız o zaman yön. Kur. Üyesi değil dediniz. Daha sonra dosyalar ı defterleri karıştırırken kişinin işleme konulmayan ikinci dilekçesini buldum.  Birincisi 30.09.2023 tarihli iken 29.11.2023 tarihinde 2 ay sonra karar altına alınmış(o kararda çok sonraları yazılarak geçmiş tarih konularak imzalanmış.)
          4-Mali konularda yazdığım ve söylediklerimin aslı astarı olmadığını söylüyorsun. Bu konuda hiçbir yalan olmadığı gibi, eksiklik vardır, fazlalık yoktur. Hukuk yoluna baş vurman en büyük arzumdur. Hem beşeri hem ilahi adalet önünde hesaplaşalım.
         Bir büyüğün olarak öncelikle sana tavsiyem: her ne kadar sen ‘’ben tüm masraflarımı fazlasıyla aldım’’ diyorsan da, senin için (ama il başkanı, ama belediye başkanı olman için) zamanını harcayan, emek veren, işinden gücünden vazgeçen, az veya çok evinin rızkını senin için harcayan insanlardan helallik isteyip helalleşmendir. Bu toprağın üstü varsa bir de altı olduğunu unutma.

         Ahmet Aydıncı, sana gelince güzel kardeşim kısa keseceğim. Bozacının şahidi şıracı. Kusura bakma seni tanıyamamışım.   3-5bin liralık bazı ödemeler için benden yönetim kurulu kararı isterim başkan diyen Aydıncı, bu tavrını sevmiş ve sana da sonsuz güvenmiştim. 3-5 bin liralık faturayı ödemeyen ayddıncı’nın300-500 bin liralık faturaları sorgusuz sualsiz ödeyebileceğini düşünmemiştim. Size önce çift sonra tek imza ile banka hesaplarından para çekme-yatırma yetkisi verilmiş. Ama senin görevin o muhasebeyi tutmak para yatırıp çekmek. Tüzüğümüze göre zorunlu ödemeler dışındaki ödemelerin ancak yönetim kurulu kararı ve başkan onayı ile ödendiğini bilmene rağmen 300-500 binlik ödemeleri bilgim ve onayım dışında çekinmeden ödedin. Ödemeden sonra da haber ettin. İlçelerin ve bir çok insanın hakkını gasp ettin .  Nedir öyle  o açıklamadaki (İyi Parti Burdur İl Başkanlığına  gönderilen) Genel Merkez tarafından gönderilen Burdur Belediye Başkanlığı Seçimi için 1 Milyon TL ifadesi. Utanmasan Namık Kemal Özkan’ın şahsına gönderildi diyeceksin. O paranın dekontunu ilçe başkanları ile paylaşsana onlarda görsün kime, nereye ve niçin gönderildiğini. Her defasında ilçelerin 2024 yılı sonu, yeterli olursa hatta 2025 Mart ayına kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayalım dememe rağmen 
(sizin açıkladığınız rakamlara göre)
     1 000 000 ( Burdur seçimleri için Gen. Mer. gelen ) 
         153 575  ( Burdur il ve merkez ilçe  için Gen. Mer.den gelen )
            68 000  ( 2023 den devir)
 +        46 100  ( Faiz geliri)           
      1 267 575       TL         TOPLAM              
         İlçelere verdiğin 36 900 TL. olmuş. Aldığınız faizi bile vermemişsiniz. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Seçim dışı harcamamız 158. 650 TL Açıklamaya birçok rakam yazınca yaptığın harcamalar doğrumu oluyor. Senden beklenen muhasebeni düzgün tuttun mu, harcamaları usulüne uygun ve hakkaniyetli yaptın mı, birilerine dümen suyuna girdin mi (ki girmişsin, harcamalar usul dışı, hakkaniyetten uzak, birisine peşkeş)?
         Bir de açıklamanda ‘’Adama sormazlar mı sen orada kimsin ne iş yaparsın’’ diyorsun. Yukarıda söyledim ya sana çok güveniyordum. Beraber yola çıktığım insanların,  beni zoraki başkan seçenlerin, dediklerine inanıyor adam sanıyordum.  Meğer yamyamlarla, çakallarla yola çıkmışım. Aynen merhum Ozan Arif’in dediği gibi

‘’Ne bileyim gardaş ismine bakıp
Boyuna posuna cismine bakıp
Rakibine bakıp hasmına bakıp
Ben adam sanmıştım adam değilmiş’’

          Namık Kemal Bey gibi seni de özellikle yokluklar içinde çalışan mücadele eden ilçe başkan, aday ve yöneticilerinin vicdanına bırakıyor Allah’a havale ediyorum.   
           Bu yazının yazılmasına sebep olanlar, adı geçen ve geçmeyen muhatapları dışında herkese selam sevgi ve saygılarımla…. 
                                                                                                        Yusuf  ALTINDAL
 
adam dedim adamları kızdılar
ben adam sanmıştım adam değilmiş
küfür ettiler bana neler yazdılar
ben adam sanmıştım adam değilmiş

halbuki otuz yıl beraber gezdim
yalan yok ne mertlik ne puştluk sezdim
çok iyi oynamış sonradan çözdüm
ben adam sanmıştım adam değilmiş

ne bileyim gardaş ismine bakıp
boyuna posuna cismine bakıp
rakibine bakıp hasmına bakıp
ben adam sanmıştım adam değilmiş

marifetnameyi bir karıştır bak
bakmazsan imkansız bunu anlamak
ne kadar kindarsa o kadar korkak
ben adam sanmıştım adam değilmiş

korkaktır konuşmaz yüz yüze susar
arkadan duyarsın sana kin kusa
padişah yaparsan ilk seni asar
ben adam sanmıştım adam değilmiş

mesela olay var yürek sızlıyor
insan bir şey desin diye gözlüyor
cahilliği suskunlukla gizliyor
ben adam sanmıştım adam değilmiş

bazende konuşur bazı zamanlar
kağıda bakarak bağırır çınlar
onuda sadece kendisi anlar
ben adam sanmıştım adam değilmiş

bir insan düşünün ağlamaz gülmez
istişare bilmez meşveret bilmez
bundan sonrada kart ağaç eğilmez
ben adam sanmıştım adam değilmiş

ozan arif bu kim söylemem olmaz
söylersem destanın kıymeti kalmaz
yarası olmayan üstüne almaz
ben adam sanmıştım adam değilmiş

Kaynak: YENİGÜN MEDYA