İl Sağlık Müdürlüğünden "1-31 Ocak Serviks Kanseri Farkındalık Ayı" dolayısıyla yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Şahin, serviksin anatomik olarak rahim ağzı denilen bölge olduğunu belirtti.
Bu bölgeden kaynaklanan tümörlerin tüm kadın kanserlerinde 9'uncu sıklıkta görüldüğünü aktaran Şahin, "Belirtileri daha çok cinsel ilişki sonrası kanama, yan ağrılar, idrar yollarıyla ilgili bazı problemler ve adet düzensizliği şeklinde karşımıza çıkabilir. Cinsel aktif olmayan kadınlarda maalesef bu teşhis biraz daha gecikebiliyor. Serviks kanseri, genelde jinekolojik onkoloji hastalarımızda en genç yaşta gördüğümüz bir kanser türü. Biz o yüzden 21-24 yaş civarında tarama programlarına başlanmasını öneriyoruz." ifadesini kullandı.
Serviks kanserine HPV virüsünün yol açtığına değinen Şahin, bu nedenle tarama programlarında smear taramasına göre HPV testinin daha değerli olduğunu vurguladı.
HPV testi sayesinde hem hastalığa yakalanmama ihtimalinin arttığı hem de hücrelerde kanser oluşumu başlamadan erken teşhis imkanı bulunduğu bilgisini veren Şahin, şunları kaydetti:
"5 yıllık aralarla HPV testini biz tüm kadınlara öneriyoruz. HPV testinin daha sık kullanılmaya başlanmasıyla erken evrede yakaladığımız hastalarda tedavi seçeneğimiz tabii ki çok daha kolay. Eğer bir cerrahi planlayacaksak çok erken evrede yakaladığımız için küçük bir operasyonla bu hastalarımızı tamamen kurtarabiliyoruz. Serviks kanseri önlenebilir çünkü bunun HPV aşısı var. HPV aşısını biz cinsel aktif olmadan, doğrusu 11-12 yaş grubundaki kız çocuklarına öneriyoruz. Dünyadaki çoğu ülkede artık rutin aşılama programlarına HPV aşısı alınmış durumda. Aşılama programından sonra elimizdeki veriler yeterli olmadığı için biz yine de bu aşılanmış popülasyonun da tarama programlarına devam etmesini tavsiye ediyoruz."