Türk mitolojisinde geyik, kutsal ve koruyucu bir sembol olarak kabul edilir. Geyik figürü, özellikle göçebe yaşam süren eski Türk toplumlarında doğayla iç içe geçmiş inanç sistemlerinde önemli bir yer tutar.
Şamanizmle bağlantılı olarak, geyiğin doğa ruhlarıyla insan arasındaki köprü işlevi gördüğüne inanılır. Şaman ritüellerinde, geyiğin başı veya boynuzları ruhlarla iletişim kurmak için sembolik olarak kullanılır.
Türk kültüründe geyik, hem Anadolu'da hem de Orta Asya'da kutsallık ve bereket sembolü olarak kabul edilir. Sanatta ve edebiyatta, özellikle Dede Korkut Hikayeleri ve Oğuz Kağan Destanı'nda, geyik önemli bir figür olarak yer alır ve kahramanlara rehberlik eder.