Ankara

Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Özkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, balon balıklarının 2000'li yılların başında Kızıldeniz'den Süveyş Kanalı ile Akdeniz'e ulaştığını söyledi.

İklim değişikliğinin etkisiyle balon balığının Türkiye kıyılarında kısa sürede çoğaldığını ifade eden Özkaya, bu türlerin Akdeniz'in tamamı ve Ege'de balıkçılar tarafından yakalandığını, Marmara Denizi'nde de görüldüğünün söylendiğini anlattı.

Özkaya, ülkede balon balığının popülasyonunun artışının engellenmesi için başta destekler olmak üzere, çeşitli çalışmalar yapıldığına işaret ederek, Balon Balığı Avcılığının Desteklenmesi Hakkında Cumhurbaşkanı Kararı'nın Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini anımsattı.

Yakalanan balon balıkları için kuyruk başına destek verildiğine dikkati çeken Özkaya, şunları kaydetti:

"Kararla, kuyruk başına verilen benekli balon balığında destekleme tutarının yüzde 100 artırılarak 12,5 liradan 25 liraya, diğer balon balığı türlerinde de yüzde 400 artırılarak 2,5 liradan 10 liraya çıkarıldı. Destek şu an gayet iyi düzeyde. Desteklerin artması balığın popülasyonunun artış hızını düşürecektir. Destek almak için balıkçılarımız özellikle balon balığı yakalayabiliyorlar. Karar, 2024, 2025 ve 2026 yıllarında uygulanacak balon balığı avcılığının desteklenmesine ilişkin hususları kapsıyor."

"Gövdesi için de destek sağlanabilir"

Özkaya, balon balığının balıkçıların av malzemelerine de zarar verdiğini belirterek, av gereçlerinin de destek kapsamına alınabileceğini söyledi.

Balıkçıların balon balığının kuyruğunu kesip gövdesini denize atabildiklerini dile getiren Özkaya, "Balon balığının gövdesi karaya atıldığında, kuş ve köpek yediği zaman, bu hayvanlara da zarar veriyor. Balon balığının gövdesi için de ayrıca destek sağlanabilir. Ayrıca deri sanayisinde kullanımı da artırılabilir." diye konuştu.

Özkaya, denizlerdeki popülasyona zarar veren başka istilacı türler olduğuna da dikkati çekerek, iklim değişikliğinin etkisi arttıkça deniz yaşamının da değiştiğini sözlerine ekledi.

Editör: Hatice Kübra Atız