Babalarından ve dedelerinden edindikleri sanatı gelecek kuşaklara aktararak devam ettiren Zurnacı ailesi, güreşçilerin anlık durumlarına göre zurnanın ritmini ayarlıyor.
Fahrettin Zurnacı 56 yıldır Kırkpınar'a şahitlik ederken, 15 yıldır ise torunuyla birlikte ritim tutuyor.
"Torunumla birlikte görev yapmaktan gurur duyuyorum"
Fahrettin Zurnacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zurnacılık mesleğini 5 kuşaktır devam ettirdiklerini ifade ederek, "Kırkpınar'da 1967 yılında zurna çalmaya başladım büyük üstatlarla, dedemlerle." dedi.
Kırkpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri'nde zurna çalarken tarihi önemi nedeniyle diğer güreşlere göre ayrı bir heyecan yaşadığını ile getiren Zurnacı, torunuyla aynı çayıra çıktığı için de heyecanının daha çok arttığını kaydetti.
Güreşlerde zurna çalarken zaman zaman duygulandığını anlatan Zurnacı, "Torunumla birlikte görev yapmaktan gurur duyuyorum. Bu mesleği bizden öğrendi. Biz pehlivanların hareketlerine göre çalarız. Ağırlama ile başlarız, pehlivan rakibini yenerken cenk harbiyle hızlandırırız ritimleri. Ben şimdi burada şeflik yapıyorum." diye konuştu.
Alaaddin Zurnacı da 15 yıldır güreşlerde dedesiyle beraber zurna çalarak güreşçilere eşlik ettiğini belirtti.
Zurnacılığa babası ve dedesinden heves ederek başladığını ifade eden Zurnacı, ailesinden öğrendiği mesleği en iyi şekilde yerine getirmeye çalıştığını bildirdi.
Kırkpınar'ın kendisinde için ayrı bir heyecan yarattığını anlatan Zurnacı, "Dedemle birlikte aynı yerde olmak çok güzel bir keyif, ayrı bir mutluluk, huzur verici. Dedemle çalarken bir göz teması oluyor, anlaşabiliyoruz. Allah ömür nasip ettiği sürece her zaman burada bulunmak istiyorum." dedi.