Burdur’un tarihi Yukarı Pazar bölgesi, eski cazibesini kaybetmiş durumda. Bodrum Tostçusu işletme sahibi Ali Kalyan, bölgenin yeniden canlanması için görsel düzenlemeler, turizm potansiyelinin değerlendirilmesi ve güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğini belirterek, yetkililerin, esnaflar ile birlik içinde çözüm arayışına girmesi gerektiğini vurguladı.
Yaklaşık 2 yıldır Yukarı Pazar’da esnaflık yapan Ali Kalyan, yapılacak düzenleme çalışmalarıyla birlikte Yukarı Pazar’ın hayatının değişebileceğini ifade etti.
Kalyan, Yeni Gün Medya’ya özel yaptığı açıklamada şöyle konuştu;
“Yukarı Pazarın hayatı değişebilir”
“Yaklaşık 2 yıldır Burdur Yukarı Pazar’da Bodrum Tostçusu isimli iş yerimi işletiyorum. Son 5 yıldır Burdur’da yaşıyorum. İş yerime geldikten sonra Yukarı Pazar’da gördüğüm en büyük sıkıntılardan bir tanesi buranın bu kadar güzel bir doğaya, dokuya sahip olmasına rağmen buraya insan gelmiyor. Ya cazipliğini kaybetmiş ya biz burayı doğru tanıtamıyoruz ya da insanların buraya gelmesi için bir neden veremiyoruz. Kısaca bir örnek vereyim; Isparta’da eski garajın, AVM’nin alt tarafında yürüyüş yolunda ışıklı yol yapmışlar, sarmaşıklı falan böyle çok güzel ve basit bir şey. İnsanlar yaz, kış fark etmeksizin oraya gidip, gelip geçerken fotoğraf çektiriyorlar. Bu sadece yürüyüş yolu. Baktığınız zaman burada yerleşke olarak dükkanlar yakın, buralara da çiçekli gibi bir şeyler yapılmalı. Kış aylarında mesela buralar daha fazla kar alıyor ve o muhteşem kar manzarasını biz insanlara aktaramıyoruz. Çok büyük tanıtım eksikliği var. Buraya gelen Alman bir turistin bize söylediği, buranın tarih bakımından muhteşem bir akıcılığı var, tarih bakımından eskimeyen bir güzelliği var. Ama bir tane turistleri buraya getirecek bir tane tur acentemiz yok. Buranın, bu muhteşemliğine bir tane tur acentesi olmazsa olmaz. Birilerinin taşın altına elini koyması lazım. Böyle bir şey yapabilirsek Yukarı Pazar’ın hayatının tamamen değişeceğini düşünüyorum.
“Yukarı Pazar’ın Görsel Cazibesi Azaldı”
Burası eski cazibesini kaybetmiş durumda. Burada öncelikli olarak yapılması gerekenlerden bahsedeyim. Burada görsellik bakımından sokakların ışıltılı, güzel bir hale getirilmesi lazım. Sokaklar zaten tarihi doku olduğu için standart. Her esnaf güneşten korunmak için özellikle perde asıyor yukarıya ve bu görüntü parça parça olmasından dolayı hoş durmuyor. Bunlarla ilgili çok düşük maliyette çok fazla yapılar var, bunlardan olabilir. Susuzluk, kuraklık var kabul ediyorum. Mesela cami şadırvanın olduğu yere yeşil görünsün diye halı serilmiş bu da bir farklılık. Bunun gibi çözüm üretilebilecek çok alternatif var. O görseli teknolojik anlamda üreten birçok firma var. Bunlarla anlaşmalar yapılıp buralara yapay çiçekler dahi koyabilirsiniz. Buraya insanların yoğun olarak alışveriş yapabileceği meslek dalları var, o meslek dallarını Yukarı Pazar’a getirmek için bir öneri verilebilir, yer gösterilebilir.
Çarşı taraflarında insanlar alışverişini yapıyor hemen elinde telefon gidiyor. İnsanlar sohbet etmeyi unuttu. Ama buraya geldiği zaman gizli kamera koyalım çoğu insan telefona bile bakmıyor, buranın tadını çıkarıyor, sohbet ediyor. Burada havasından mı, görselliğinden mi bilmiyorum insanlar çok nadiren telefonla uğraşıyor. Burası insanlara daha samimi geldiğini düşünüyorum. Bende bu ortamı daha fazla yakalayabilmek için çözümler istiyorum Yukarı Pazar için. Aslında akşamları burası çok huzur verici bir yer. Şimdi şehir merkezindeki işletmelerde ne yapıyorlar? İşte gidiyorsunuz açılıyorlar standart bir müzik ve bangır bangır o müziğin altında, insanlar birer tane kahve almış, sohbet ortamı yüzde 70 bitmiş, karşılıklı olarak telefon oynuyorlar. Artık hayatımız tamamen internet, telefon olmuş. Sohbet ortamı yok. Ama burada sohbet nedeni çok. Müziğin tabiki faydaları vardır ama bazı yerlerde de sessizliğin daha büyük faydası var. Şu an bir 10 saniye konuşmayı bırakalım siz de bu sessizliği, huzuru, doğanın sesini hissedeceksiniz.
“Yukarı Pazar’da Güvenlik ve Aydınlatma Eksiklikleri”
Ben bir işletmeci olarak burada akşam saat 11-12’lerde öğrenci çocuklarımız geliyor, kız öğrencilerimiz biraz daha tedirgin oluyor haklı olarak. Çünkü daha tam alışamadıkları bir memleket. Kendi yörelerinde büyümüşler ama kültürü farklı. Elbette buradaki esnaflarımız, bu öğrencilerimizin Allah göstermesin başına bir iş geldiğinde anında müdahale edecek insanlar. Ama insanlar, çocuklar bunlarla yaşamadığı için bunu bilmiyorlar, biraz tedirginler. Sokaklarımızda mesela başıboş hayvanlarımız çok fazla. Mutlaka yetkililerin bir bildiği vardır. Kanun nizam çerçevesinde kimileri toplanıyor kimileri aşılanıyor, kimisi kısırlaştırılıyor ama saldırgan çok fazla. Akşam belli bir saatten sonra o savunmasız çocuklara çok saldırıyor. Buralar akşamları çok karanlık olduğu için, tenha olduğu için kötü niyetli insan da olabilir. Bu tarz insan var m, çıkacak mı diye de tedirginler. Burada yapılacak olan bir çalışma ile buraların daha da aydınlatılmasıyla biraz daha güvenilirliği artacağı için bir tık daha insanları cezbeder diye düşünüyorum.
“Yukarı Pazar’ın Eski Cazibesine Kavuşması İçin Birlik Çağrısı”
Burada esnaflar, gün doğumunda iş yerlerini açarlar gün batımında da iş yerlerini kapatırlar. Ama müşteri durumuna göre, farklı iş yerleri de olduğu için daha geç kapatan esnaflarımız da var. Burada tek istediğimiz şey; buradaki arkadaşların, esnafların daha kalıcı ve daha uzun ömür olması için buranın yeniden cazibe merkezi haline getirilmesini, dokuya zarar vermeden güzelleştirilmesini, turistlerin buraya getirilmesini istiyoruz. Burada görüyoruz esnaf arkadaşlarımız emekli olup gidiyor. Yukarı pazara sadece depo gözüyle bakılıyor. Burası ucuz, ben oraya atarım3-5 malzememi dursun, bedavaya depo diye düşünülüyor. Bu durum da ayrıca çok üzücü. Buralara işletme ve insanı çekebilecek esnafları cazip edecek bir şeyler yapmamız lazım.
O esnaflar da buraya geldiğinde ben Yukarı Pazar’da da esnaflık yaparım diyebilmesi lazım. Bu şekilde sistemin yürümesi lazım. Bu bütün esnaf arkadaşlarımız arasında konuşulur, senin derdin ne? Senin çözüm önerin var mı? Bu bütün esnaflara sorulur ve bütün bilgiler bir havuzda toplanır, artısı, eksisi değerlendirilir, hiç kimseyi kırmadan, üzmeden, en doğru yolla bir çözüm bulunması lazım. Başka da bana göre bir yolu yok diye düşünüyorum. Eskiden gelen hatalar mı nedir bilmiyorum ama geçmişten ders alınıp, ona göre alınacak tedbirlerle Yukarı Pazar’ı tekrardan cazibe merkezi haline getirmeliyiz.”