3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanırken, basının demokrasiyi korumadaki kritik rolü ve etik gazeteciliğin önemi bir kez daha vurgulanıyor. Bu özel gün, basının sansüre karşı verdiği mücadeleyi ve dünya genelinde basın özgürlüğünün önündeki engelleri hatırlatıyor. Ancak, basının özgürlüğü konusundaki endişeler hala devam ediyor.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNDE TÜRKİYE 7 BİRİM YÜKSELDİ

Bu yıl Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde, Türkiye'nin basın özgürlüğü endeksindeki konumu önemli bir tartışma konusu oldu. Rapora göre, Türkiye geçtiğimiz yıla göre 7 sıra yükselerek 158. sıraya yerleşti. Ancak, bu artışın arkasında ciddi endişeler yatıyor. Ülkede, seçim sürecinde yaşanan kamu yayıncılığının tarafgirliği ve gazetecilerin tutuklanması gibi olaylar, medya özgürlüğü açısından ciddi bir sorun teşkil ediyor.

BU YÜKSELMENİN SEBEBİ NE YAZIK Kİ UMUT VERİCİ DEĞİL!

Öte yandan, dünya genelinde basın özgürlüğünün durumu da alarm verici. RSF'nin verilerine göre, dünya nüfusunun sadece yüzde 1'i basın özgürlüğüne sahip bir ülkede yaşıyor. Bu durum, basının siyasi baskılar altında olduğunu ve daha fazla korunması gerektiğini gösteriyor. Basın özgürlüğünün sağlanması için uluslararası toplumun daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Herkes için özgür ve adil bir basın ortamının sağlanması, demokrasinin ve insan haklarının güçlendirilmesinde kritik bir rol oynuyor.

PEKİ, 'YEREL BASIN' IN ÖZGÜRLÜĞÜ NE DURUMDA?

Yerel basın, toplumun nabzını tutan önemli bir unsur olarak işlev görüyor ve genellikle ulusal medyada yer almayan yerel haberleri ve konuları ele alıyor. Yerel basın, birçok açıdan toplumun önemli bir parçası çünkü yerel sorunları, etkinlikleri ve gelişmeleri doğrudan bilgi sağlayarak takip ediyor. Ayrıca, yerel basın, yerel işletmeleri ve topluluk etkinliklerini destekleyerek yerel ekonomiyi canlandırmada önemli bir rol oynuyor.

Ancak, yerel basının da zorluklarla karşılaştığı biliniyor. Büyük ulusal medya kuruluşlarının hakimiyeti ve dijitalleşmenin etkisi, yerel gazetelerin ve haber sitelerinin zorlanmasına neden oluyor. Yerel basının ayakta kalması için finansal sıkıntılarla mücadele etmesi ve dijital dönüşüme uyum sağlaması gerekiyor. Bu noktada yerel basının bağımsızlığını koruması,  yerel topluluğa doğru ve tarafsız haberler sunması açısından oldukça önem arzediyor.

Yerel basın, toplumun çeşitli kesimlerinden sesleri yansıtarak demokratik bir toplumun temelini oluşturuyor. Yerel basın organları, okuyucuları bilgilendirmek, topluluğu bir araya getirmek ve demokratik süreçlere katılımı teşvik etmek için önemli bir araçtır. Bu nedenle, yerel basının desteklenmesi ve güçlendirilmesi, demokratik bir toplumun sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir.

BURDUR YENİ GÜN MEDYA'NIN 3 MAYIS MESAJI

3 Mayıs'ta Anayasa ile güvence altına alınmış olan basın özgürlüğü meselesinde Türkiye'nin konumu ve bununla birlikte yerel basının da mücadele etmek durumunda kaldığı varoluş kavgası içerisinde Burdur Yeni Gün Medya, mevcut ekonomik dalgalanmanın ve çağın gereksinimi olan dijital dönüşümün ortaya koyduğu tüm dezavantajlara rağmen sizlere özgürce haber ulaştırmak için her 'yeni gün'de gayretle çalışmaya devam ediyor.

Yerelde canla başla çalışan ve sizlere ulaşmak için her gün emek sarfeden basın mensupları olarak bizler 3 Mayıs Basın Özgürlüğü Günü'nde öncelikle yerelde ve ulusalda aynı kaderi paylaşan tüm meslektaşlarımıza, sonra da siz değerli okuyucu, izleyici ve takipçilerimize; ve bilhassa memleketimiz Türkiye'ye özgürlük ve esenlikler dileriz.

Editör: Hatice Kübra Atız